18. aydan sonra çocuklar kendilerini ve isteklerini ifade edebilmek için agresif davranışlar sergileme eğilimindedirler. Ama bu davranışlar asla NORMAL olarak algılanıp, geçici bir süreç olarak karşılanmamalıdır. Bir çocuğun başka bir çocuğa, yetişkine ya da hayvana (ısırma, itme, vurma… gibi ) şiddetle yaklaşımı, sebebi ne olursa olsun kabul edilemez. Sizin yapmanız gereken bebekliğinden itibaren kabul edilemez davranışlar konusunda çocuğunuzu eğitmektir. Bu da ev içinde örnek olarak, TV yerine oyun saati yaratarak ve düzenli olarak kitap okuyarak/ hikaye anlatarak mümkün olur. Eğer bu eğitimi vermek için şiddet içeren davranışı sergilemesini beklerseniz, ya da geçici ve normal bir dönem olduğunu düşünürseniz ileride bu şiddet eğilimleri katlanmış olarak karşınıza çıkabilir.
Çocuğunuza elleri, kolları ve yüksek sesi yerine sözcüklerini kullanmasını öğretin. Mesela bir başka çocuktaki oyuncağı istediğinde gidip oyuncağı onun elinden almak şiddettir, karşısındaki çocukta da şiddet yaratabilir. Buna teşebbüs ettiğinde müdahale edin ve çocuktan oyuncağıyla oynamak için izin istemesi gerektiğini söyleyin. Aynısını sizden bir şey istediğinde de yapması gerektiğini öğretin. Elbette bunun devamında her istediğini elde edemeyeceğini öğretmek geliyor… Öğrettiğiniz doğru davranışı gösterdiğinde teşekkür edin, tebrik edin. Bu çocuğunuzun kendine güvenmesini ve kaba davranışların değil, sözcüklerin ne kadar güçlü olduğu konusunda ikna olmasını sağlar.
Bu eğitim sırasında çocuğunuza empati kurmayı öğretin: “Bak az önce arkadaşını ısırdın, canı yandı, üzüldü, artık seninle oynamak istemeyebilir. Aynısını o sana yapsa ne hissederdin?” sorusunu sorun. Cevap vermesini bekleyin, cevap alamazsanız siz neler hissederdiniz onu anlatın.
1- TV (her ne izlerse izlesin) çocuklardaki şiddet eğitimini arttırır. Pasif kaldığı süre ne kadar uzarsa kendi kendine yanlış sonuçlar çıkarma olasılığı o kadar artar. Çizgi filmleri beraber izleyin ve izlerken olan biten hakkında yorum yapın. Mesela: “Aa çok şaşırdım, neden öyle yaptı sence? Doğru muydu bu?” ya da “Aa ne kadar güzel bir davranış, çok hoşuma gitti bu, sen ne dersin?”
2- Hergün düzenli olarak, en az 3 saat dışarı çıkmasını, hareket etmesini, hava almasını, toza çamura bulaşmasını sağlayın.
3- Olay çıkarsa ve ağlama krizine girerse sakinleşmesini bekleyin. Sarılarak, öperek sakinleştirebilirsiniz, fakat bu esnada konuşmayın. Sakinleşince ona ne olduğunu sorun, olayı onun anlatmasını bekleyin. Neler hissettiğini sorun, onu anladığınızı söyleyin. Sonra, kuralı hatırlayıp hatırlamadığını sorun. Kural neydi? NE OLURSA OLSUN ASLA BAŞKA ÇOCUKLARIN CANINI YAKMIYORUZ!
5- Davranışlarınızda tutarlı olun, her seferinde farklı bir tepki ile karşısına çıkmayın.
6- Kendi kendine oyun oynayabilmesini sağlayın. Bebeklikten başlarsanız işiniz daha kolay olur. Ne kadar kısa olursa olsun hergün mutlaka çocuğun bir müddet yalnız oynamayı öğrenmesi gerekir.
Başka bir çocuk sizin çocuğunuza şiddet uygularsa vereceği cevap aynı şiddet olmamalıdır. YİNE ve HER ZAMAN sözcüklerini kullanmalıdır. Mesela:
– Bu yaptığın hoşuma gitmedi, canım acıdı, lütfen bir daha yapma!
Eğer karşısındaki çocuk devam ederse ikinci seçenek en yakın yetişkinden yardım istemek olmalıdır.
Şiddet hiçbir zaman, hiçbir durumda, hiçbir şartta kabul edilemez. Şiddete şiddet ile cevap vermek de aynı şekilde kabul edilemez. Çocukların şiddet eğilimlerini normalleştirirseniz katliamlar ülkesinde yaşamaktan asla kurtulamazsınız.
Latest posts by Eren Kaya (Tamamını Gör)
- Evde Cilt Bakımı - 10/31/2017
- Çocuğumun Bağışıklık Sistemini Nasıl Güçlendiririm? - 10/23/2017
- Çocuğun Şiddet Eğilimlerini Nasıl Yok Edebiliriz? - 10/10/2017